Değişken faizli ihraçlara özellikle faiz oranlarının belirli olmadığı ve fiyat oluşumunun güçleştiği durumlarda ihtiyaç duyulmaktadır. Kıymetin getirisi ihraç edildiği sırada sabitlenemediği için farklı bir değişkene bağlanmaktadır.
Bu değişkenler arasında LİBOR faizlerinin 3 ayda bir kez gerçekleşmekte olan ortalaması örnek olarak gösterilebilir. Bu yöntemle kıymetin getirisi ihraç edildiği esnada değil vadesinin sonunda belirlenmektedir. Fakat faiz oranlarının belirsizliği nedeni ile fiyat oluşumlarının güçleştiği ortamlarda ihraç eden kişinin de yatırımı yapmakta olan kişi ya da kuruluşunda riski daha düşüktür.
Değişken Faizli İhraçlar’ın en önemli kullanım alanı arasında ABD’de yatırım amaçlı kullanılmakta olan bono piyasası gösterilebilir. Bu ihraçların önemi faiz oranlarının yükselmesi beklenmekte olan dönemlerde artış göstermektedir. Borçlanma araçlarının sabitlerinden ise borçlanacak olan kişilerin daha çok bu ihraçları kullandığı görülmektedir. Bu ihraçların tercih edilmesindeki en önemli sebep ise tahvil fiyatları ile ters ilişki içerisinde olmasıdır.
Dolayısıyla faiz oranlarındaki artış piyasa fiyatlarının sabit faizli olarak notunun düşeceği görülmektedir. Bu yüzden değişken faizli ihraçların aynı vadeye sahip olan sabit notalara oranla daha düşük getiriler elde ettiği bilinir. Bunların bazen bir yatırımcının öngörebileceği düzeyde gerçekleşiyor olsa da öngörülemeyen türleri de bulunmaktadır.