Bilmeyenler için son derece yabancı bir kavram olmasına rağmen işin içine girenlerin mutlaka konuya hakim olması gerekir. Ekonominin kendi içinde olan kavramlarından bir tanesi olan Ayı Piyasası kavramı para, borsa konuları önem arz eder.
Forex ya da borsaya girenlerin karşısına çıkan Ayı Piyasası adından da kısmen de olsa anlaşılabileceği üzere bir piyasa eğilimidir ama piyasada kötümser bir hava olacağına, piyasaların düşüşe geçeceğine işaret eder. Kavramın tarihçesine bakıldığında ilk defa on sekizinci yüzyılda İngiltere’de ortaya çıkmıştır. Akabinde de Amerika Birleşik Devletlerinde de yaygın olarak kullanılan bir terim haline gelmiştir.
Amerika’da özellikle hisse senedi piyasasında sıkça kullanılır. Ayı piyasasının gerçek olabilmesi için piyasalarda yüzde yirmi oranında bir düşüşün olması gerekir ki bu kavramdan bahsedilebilsin. Ayı piyasasının ortaya çıkması ile beraber de fiyatlar da gerilemeler görülmeye başlar. Bu kavramla ilgili “Ayıyı yakalamadan derisini satmak gibi” bir söz bile vardır.
İçerik Ne Hakkında
Ayı Piyasasının Oluşum Aşamaları Nelerdir?
Bu ekonomi için çok önemli olan eğilimin aşamalarından bahsetmek gerekir ise, şunlar söylenebilir:
- Yatırım yapan iş insanları piyasada mevcut fiyatların en üst düzeye ulaştığını düşünür. Buna istinaden de adım adım satış yapmaya başlarlar
- İlk aşama böyle iken ikinci aşamada durum değişir ve tam tersi satış fiyatları biranda düşmeye başlar.Satışlarda da keza ciddi anlamda bir düşüş yaşanmaya başlamıştır ki piyasada bir panik havası ortaya çıkar. Buna bağlı olarak da ortaya çıkan bu durumda satışlar bir anda artar iken fiyatlar hızla düşmeye devam eder.
- Son aşamada artık sular durulmuştur ve yaşanan tüm bu gelişmelere istinaden yeterince düşüş olduğu için alıcılar bir bir ortaya çıkmaya başlar. Adım adım da kötü günlerin sonu gelecek gibi olaylar seyreder.
Bu alanda verilebilecek en somut örnek ise altın piyasasıdır.
Ayı Piyasasında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Son derece riskli bir dönem olan bu dönemde son derece iyi bir fizibilite yapmak ve sonrasında karar vermek gerekir. Uzun vadeli değil kısa vadeli yatırım yapılmadır. Trendler hiçbir biçimde es geçilmeden adımlar atılmalıdır. Acele karar verilmemeli, söylentilere çok da kulak asılmamalıdır.